U harfi ile başlayan atasözü ve deyimler ile açıklamaları


Ucu bucağı olmamak: Çok büyük olan
Ucu ucuna: İstenen tam ebat
Ucu ucuna gelmek: Tam yetecek kadar denk gelmek
Ucunu kaçırmak: Çıkmaza girmek
Uçkuruna sağlam olmak: Ahlakını namusunu koruyan sağlam karakterli.
Ucuz alan pahalı alır. Ucuz alına mal kolay bozulur devamlı tamirat ister daha fazla masraf yapılır. Ucuz mal sık arızalanıp sonunda kullanılmaz olur ve yenisini gerektirir. Onun için daha pahalıya gelir.
Ucuz et tencereyi yakar. Ucuz alınan şeyin gerekliği değeri olmadığı gibi kullanımında da ucuzluğundan dolayı gerekli özen gösterilmez. Kullanana zarar vermekten öteye gitmez.
Ucuz etin yahnisi yavan olur. Ucuz mal kalitesizdir. Kolay kullanıma gelmez.
Bir malın veya hizmetin fiyatı benzerlerine göre fazlaca ucuz ise kalitesinden, güvenilirliğinden yeteneklerinden endişelenmeniz gerektiğini hatırlatır. Satıcı ucuz fiyat verebilmek için maliyeti düşürmek zorundadır. Maliyeti düşürmek için malzemeden kısar, kaliteyi düşürür, güvenlik gibi gerekleri göz ardı eder.
Ucuzdur vardır illeti, pahalıdır vardır hikmeti. Ucuz olan malın mutlaka ya çok boldur ya bir problemi vardır. Kullanana mutlaka sorunlar çıkarır. Pahalı olan mal ise ya çok değerlidir ya çok az bulunur ya çok işte kullanılır yani mutlaka kaliteli maldır. Sorunsuz maldır.
Uğur ola: Hayırlı yolculuklar
Uğursuzun yüzüne bakma kırk gün işin rast gitmez. Halk arasında uğursuz insanların yüzüne bakınca kırk gün işlerin düzgün gitmez gibi bir inanış vardır.
Ulular köprü olsa basıp geçme. Toplumda saygın kişiler makam mevki sahibi kişiler görevlerinden ayrılsalar bile sen onlara saygısızlık etme her zaman saygılı olmayı bil.
Ulumasını bilmeyen it yatağına getirir kurt. İnsan nerede neyi nasıl konuşacağını bilmezse başkalarını da kendine düşman eder. Başına birçok dert açar.
Umurunda değil: Hiç bir şeye aldırmıyor
Ummadığın taş baş yarar. Hiçbir şeyi küçümseme senin küçümsediğin şey hiç ummadığın anda başına dertler açar. Hiç kimseyi küçük görme gün gelir senin küçümsediğin insan tahmin edemeyeceğin makamlara gelebilir.
Un ile odun, sahibi kadın. Evin içinde iki şey vardır ki bunların sahibi de kullananı da planlayanı da kadındır. Biri yakacak diğeri de un ve yiyecektir.
Ununu elemiş eleğini asmış. Yapacağı her şeyi yapmış bitirmiş artık yaşamının sonuna gelmiş artık bundan sonra onun yapacak işi kalmamıştır.
Usanç getirmek: Bıktıracak duruma getirmek
Utancından yere geçmek: Yapılan işten dolayı çok utanmak
Uyku gözünden akmak: Uykudan gözlerini açamayacak hale gelmek, çok uykusu gelmek
Uyku kestirmek: Fırsatını bulup azda olsa uyumak
Uykusu açılmak: Uykulu durumu atlatmak
Uykusunu almak: Tam olarak uykusunu uyumuş olmak
Uykuya dalmak: Yorgunluktan derin uyumak uyanmaktan uzak olacak şekilde uyumak
Uyku uykunun mayasıdır. İnsan fazla uyumamalı belli bir ayarda bırakmalı fazla uyku yeniden uykumuzu getirir. İnsan Uyudukça uyumak ister
Uyuyan yılanın kuyruğuna basma. Eğer düşmanın veya sana zarar verecek birileri senden uzaksa onlara bulaşıp başına dert açma bırak uzak dursunlar.
Uyuyanın üstüne kar yağarmış. İnsan uyurken çok üşür mutlaka üzerinin örtülmesi gerekir.
Uzağı görmek: İleri görüşlü.
Uzaktan bakmak: Seyirci gibi davranıp olaya karışmamak.
Uzaktan kumandalı: Yaptığı işe dışardan müdahale ile yön veren.
Uzun hikâye: Anlatılması uzun olan
Uzun sözün kısası: Sözü uzatmadan konuya gelelim, kısaca
Üç göç bir yangının yerini tutar. İnsanların bir yerden bir yere göç etmesi çok büyük zahmettir aynı zamanda maddi bir yüktür. Nasıl ki yangın insanı madden ve manen bitirirse insan büyük bir yük getirirse yapılan üç göç te aynı yükü getirir.
Üç kuruşluk insan. Yaptıklarıyla ilişkileriyle davranışlarıyla hiçbir değeri olmayan insan
Üç kuruşluk insan. Başkalarının arasında hiç bir değeri olamayan basit  kişi

Üç kuruşluk eşeğin beş paralık sıpası olur. Kişi ne kadar kaliteli veya ne kadar kalitesizse onun evladı da aynı şekilde kalitesiz olur. Ondan daha faydalı veya kaliteli bir şey bekleyemezsiniz.
Üç aşağı beş yukarı: Yaklaşık olarak, tahmini olarak değeri
Üç buçuk atmak: Çok korkmak
Ürümesini bilmeyen köpek sürüye kurt getirir. İnsan nerede neyi konuşması gerektiğini bilmezse başına dert açar. Beceriksiz insan bir işi yapayım derken daha beter bozar.
Üstesinden gelmek: İşi başarmak
Üstüne basmak: Düşüncesinde isabetli olmak, karalarında doğruyu söylemiş olmak
Üstüne titremek: Çok önem vermek, Çok titiz davranmak
Üstüne üstüne gitmek: Yapılan işten bıkmayıp başarmak için tekrar tekrar denemek
Üstüne varmak: Baskı ile bir şeyi yaptırmak
Üstüne varmak: Bir işi yapmak için ısrar etmek, tekrarlamak
Üstüne yıkmak: Suçu başkasının üstüne atmak
Üşengecin çocuğu olmaz. İnsan bir şeye sahip olmak istiyorsa tembellik yapmamalı kalkıp onu elde etmek için çalışmalıdır.
Üveye etme Özünde bulursun; Geline etme  kızında bulursun. Kendi çocuğuna üveyliği kabul etmeyen başkalarının çocuğuna da üveylik etmemelidir. Aynı şekilde kızına da gelin gittiği yerde iyi davranılmasını istiyorsan kendi gelinine iyi davran gün gelir yaptıklarınla karşılaşırsın.
Üzüm üzüme baka baka kararır. İnsan yaptığı her şeyi iyi hesaplamalı eşini dostunu da iyi seçmeli çünkü davranışları ile çevresine örnek olurken kendisi de başkalarına örnek olacaktır.
Üzümsüz bağın sefası olmaz. Ürün vermeyen tarlanın insana bir faydası olmaz. Bir eksiğini gidermez ki sevinesin.
Üzümü ye Bağını sorma. İnsan bulduğunu değerlendirmeli istifade etmeli nereden nasıl geldiğini fazla sormamalı öğrenmemeli.


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Öğretmen şiirleri

HEM 1. Kademe okuma – yazma kursu zümre öğretmenler kurulu

Özel Eğitim Uygulama Okulları (III. Kademe) İş ve Beceri Uygulamaları dersine ait taslak öğretim programları