H Harfi ile başlayan atasözleri ve deyimler ve açıklamaları

Ha bire: Durmadan, Devamlı, sürekli, ara vermeden, ardı ardına
Hacıağa: Eğlence yerlerinde barda pavyonda zevk ve eğlence için bol bol para harcayan
Haddini bilmeyene bildirirler. İnsan bulunduğu toplulukta nasıl hareket etmesi gerektiğini insanlarla nasıl konuşması gerektiğini bilmezse veya kasıtlı olarak çevresindekilere yanlış davranışlarda bulunursa çevresindekiler sonunda ona gereken cevabı verir. Gereken uyarıyı yapar.
Haddini bilmek: Yetki ve sorumluluk açısından gidebileceği sınırları bilmek
Hafif giyinmek: İnce elbiseler giyinmek.
Hafife almak: Önemsememek. Ciddi bir rakip olarak görmemek
Hakkın rahmetine kavuşmak: Ölmek, Vefat etmek
Hali duman olmak: Çok kötü duruma düşmek.
Halis muhlis: Saf katışıksız
Hallaç pamuğu gibi atmak: Darmadağın etmek, dağıtmak
Haldır haldır hazırlanmak. Yapmak istediği iş için ara vermesen dinlenmeden hazırlık yapmak.
Halvet olmak: Kapalı bir yerde baş başa görüşmek
Hamama giren terler. Kişi bir iş yapmaya niyet etti mi mutlaka onun zorlukları ile karşılaşacaktır.
Hamur yoğurmak istemeyen kadın akşama kadar un eler. İnsanın bir işi yapmayı canı istemezse o kendini meşgul edecek bin bir bahane bulur.
Hangi gün vardır ki akşam olmasın. Nasıl gün sonunda akşam oluyorsa her şeyinde bir sonu vardır. Sonsuz olan hiçbir şey yoktur.
Hanım evladı: Nazik, kibar
Har vurup harman savurmak: Hesapsız harcama yapmak. Aklına estiği gibi harcama yapmak.
Harcı olmak: Yapılacak işe bir şekilde katkıda bulunmak
Haramın binası olmaz. Haram parayla kazanılan maldan bir hayır gelmez. Eninde sonunda insandan kat kat fazlasıyla çıkar.
Haremlik selamlık olmak: Kadın erkek ayrı ayrı oturmak.
Harfi harfine: Bütün istenildiği şekliyle
Harmanda dirgen yiyen sıpa, yılına kadar acısını unutmaz. Bir işten ceza alan veya bir işi yaparken ağır bir darbe alan kişi bunu kolay kolay unutmaz.
Harmana giren tozsuz çıkmaz. Kişi bir iş yapmaya niyet etti mi mutlaka onun zorlukları ile karşılaşacaktır.
Hasta olan ölmez, eceli gelen ölür. İnsan eceli gelmedikçe ölmez. Hastalıkla ölüm gelmez.
Haşır haşır olmak: Fazla içli dışlı olmak, çok samimi olmak.
Havanda su dövmek: Boşu boşuna uğraşmak.
Havaya savurmak: Boş yere hesapsızca para harcamak.
Hatasız kul olmaz. İnsanoğlu mutlaka hata yapar. Önemli olan hatadan ders almak ve bir daha yapmamaktır. Eğer hatasız insan arasak zor buluruz.
Hatır için çiğ tavuk bile yenilir. İnsan dostunun hatırı için birçok zorluğa katlanmasını bilmeli.
Hatır için deli katıra binilmez. İnsan başkasının hatırı için kendisini tehlikeye atmamalı
Haydan gelen huya gider. Çalışmadan terlemeden emek vermeden kolay yolla kazanılan mal mülk para aynı şekilde bir faydası olmadan gider. Sahibine bir fayda sağlamaz. Kolay kazanıldığı için kolay harcanır.
Hayırlı iş dura dura şerre döner. Bir işe niyet edil dimi ne kadar faydalı olursa olsun fazla bekletmeye gelmez. Zamanında yapılmalı fazla beklerse insanların sabrı tükenir dedikodular çıkar ve iş kötüye gider.
Hazıra dağ dayanmaz. İnsan çalışıp kazanmalı yoksa hazırdaki varlık ne kadar bol olursa olsun çok kolay biter. İnsan hazır malı har vurup harman savurur kısa zamanda bitirir.
Hekimden sorma çekenden sor. Bir hastalığın insana ne kadar ıstırap verdiğini hekim değil hastalığı çeken bilir. Hastanın ne çektiğini hastaya sormak gerekir.
Hekimsiz, hâkimsiz, memlekette oturma. İnsan için huzurlu ve sağlıklı bir yaşam için iki şey çok önemlidir, sağlığımız için doktor adil ve düzenli bir yaşam için hukuk. Eğer bunlar bir yerde yoksa orada insanın başına her şey gelebilir. Böyle yerlerden uzak durmalıyız.
Helal kazanç ile pilav yenmez. Ahlakı değerleri koruyarak yasalara uyarak insan zengin olamaz.
Her ağacın meyvesi olmaz. Kişi dışardan bakınca çok müspet bir görüntü verebilir ama onu yakından tanıyınca tam aksi ile karşılaşabiliriz. Hiç bir becerisi yeteneği olmayabilir. Yaptığı işte hiç de verimli olmayabilir.
Her ağaçtan kaşık olmaz. Beceri ve yetenek isteyen bir için herkes ten aynı beceri beklenmez. Herkes aynı beceriyi gösteremez.
Her ağlamanın bir gülmesi olur. İnsan hiçbir zaman umudunu yitirmemeli. Üzüntülerin sıkıntıların acıların sonunda mutlaka güzel günlerde gelir.
Her akıl bir olsa, sürüye çoban bulunmaz. İnsanlar zekâ olarak ta akıl olarak ta farklı farklıdır. Bir yerde hem doktora hem öğretmene hem hâkime hem çöpçüye hem ırgata hem ameleye hem çobana velhasıl her türlü işi yapacak insana ihtiyaç vardır. Eğer herkesin aklı bir olursa, herkes doktor olursa bu işleri kim yapar. Çobanlığı kim yapacak.
Her arı bal yapmaz. Her insanın bir becerisi mahareti vardır ama herkes yaptığı işte verimli olmaz.
Her başın derdi vardır, değirmencinin ki sudur. Herkesin bir derdi bir sıkıntısı mutlaka olur bu dert ve sıkıntı kişinin kendi yaşayışı ve kendi hayat düzeni ile ilgilidir.
Her bildiğini söyleme, her söylediğini bil. İnsana her bildiğini başkalarına söylememeli sırrını saklamalı olur ki söylediği şey daha sonra karşısına bir problem olarak çıkar. Aynı şekilde insan bir şeyi söyleyeceği vakitte söyleyeceğini iyi düşünüp öyle söylemeli olur ki karşısındakileri kıracak üzecek incitecek söz söyleyebilir. Bunları düşünmeli ve öyle söylemeli.
Her çiçek koklanmaz. İnsan her gördüğü güzelliğe aldanmamalı. O güzelliğin altında bin bir hile bin bir yanılma olabilir. Önce bakmalı değerlendirmeli ona göre hareket etmeliyiz.
Her çok azdan olur. İnsan hiçbir şeyi hazır bulmamıştır. Eğer elinde bir şey varsa bunu azar azar biriktirerek yapmıştır. Parçaları sabırla bir araya getirerek yapmıştır.
Her dilden gelen elden gelmez. İnsan çok şey söyler çok şey anlatır ama anlatmak başka anlatılanlar gerçekleştirmek başka şeydir. Kişi çok şey anlatır ama anlattıklarını yapmayı söylediklerini gerçekleştirmeyi beceremez.
Her düşüş bir öğreniş. İnsan düşe kalka hata yapa yapa yeni şeyler öğrenir. Eğer ders almasını bilirsek her hatadan bir ders çıkarırız ve bir daha aynı hatayı yapmayız.
Her geleni Hızır bil, her geceyi kadir bil. İnsan kapısına gelen kim olursa olsun onu eli boş geri çevirmemeli, Hızır bilmeli ve ona kapısını açmalı ikramda bulunmalı. Aynı şekilde her geceyi de kadir gecesi gibi kıymetli bilip ibadetini yapmalı.
Her gidişin bir gelişi vardır. İnsan bir olumsuzluk karşısında ümitsizliğe kapılmamalı öldüm yıkıldım bittim diye düşünmemeli, her olumsuzluktan sonra mutlaka Allah bir kapı açar çok daha iyi günlere ulaşırız.
Her gönülde bir aslan yatar. Her insanın mutlaka bir ideali bir düşüncesi ulaşmak istediği bir hedefi vardır. İnsanın ideali yoksa o artık beyin olarak bitmiş demektir.
Her güzelin bir kusuru vardır. Hiçbir şey dört dörtlük bizim istediğimiz gibi olmaz, mutlaka bir kusuru bir hatası bir eksikliği olur.
Her horoz kendi çöplüğünde öter. Herkesin yiğitliği de cesareti de bilgeliği de kendi bulunduğu bölgede veya onu tanıyan kendi çevresinde geçer.
Her inişin bir yokuşu var. Her iyi günün her mutluluğun birde kötü, zor günü vardır. İnsan bunu düşünerek hareket etmeli.
Her inleyen ölmez. Her zorluğun sonunda yıkım ölüm var diye bir şey olmaz. Her hastalığın sonunda ölüm yoktur.
Her işin azı karar çoğu zarardır. İnsan yaptığı her işte bir ölçü bilmeli yemek yerken de su içerken de konuşurken de uyurken de, çalışırken de eğer yaptığımız işte aşırıya kaçarsak bu bizim için zararlı olur.
Her işin başı sağlık. İnsana para mal mülkte lazımdır ama en önemlisi her şeyden önce sağlıklı olmalı sağlık olduktan sonra insan her şeyi halleder.
Her işte bir hayır vardır. İnsan karşılaştığı bir sorundan umutsuzluğa kapılmamalı onun da bir hayrı veya ders alınabilecek bir yönü olabileceğini düşünmeli.
Her kazılan yerden su çıkmaz. İnsan her yaptığı işten mutlaka bir verim beklememeli
Her kaşığın kısmeti bir olmaz. Herkes aynı işi yapabilir ama herkesin kısmeti bir olmaz kimi az kazanır kimi çok kazanır bu nasip kısmet meselesidir.
Her kuşun eti yenmez. Öyle insanlar vardır ki istediğimiz yaptırırız, ama öyleleri de vardır ki tam aksi çıkar değil ona her söyleneni yaptırmak tam aksine o bize her dediğini yaptırır.
Her sakaldan bir tel verseler köseye sakal olur. Fakire herkes bir lokma verse bir eşya verse o da zengin olur.
Her şeyin yenisi dostun eskisi makbul dur. Alınan her türlü malın eşyanın yenisi tercih edilir daha uzun ömürlü olması daha kaliteli olması için yeni olmasına özen gösterilir. Ama dostun eskisi makbul dur. Eski dostlar gerçek dostlardır. Onlarla çok şey yaşayıp çok şeyi görmüşüzdür ve onları her yönüyle tanımışızdır. Bizi yarı yolda bırakmazlar İyi günde kötü günde yanımızda olurlar. Kadir kıymet bilirler. Onlarla birçok sırrımızı paylaştığımız için ortak yönlerimiz fazladır.
Her yiğidin gönlünde bir aslan yatar. Her insanın mutlaka bir hayali gerçekleştirmek istediği bir ideali vardır.
Her yüze güleni dost sanma. İnsan her yüzüne güleni dost bilmemeli. Nice insanlar vardır ki yüzümüze güldüğü halde arkamızdan bin bir fitne ve fesatlık çevirirler.
Her zaman gemicinin istediği rüzgâr esmez. İnsanın isteğinin gerçekleşmesi için her zaman istediği ortam olmaz.
Her ziyan bir öğüt olur. Kişi her uğradığı zarardan bir ders çıkarır ve bu yanlış davranıştan vazgeçer.
Herkes kaşık yapar ama sapını ortaya götüremez. Bir işi birçok kişi yapar ama her biri aynı sanatkârlığı aynı beceriyi gösteremez.
Herkes kendi ölüsü için ağlar. İnsanlar üzücü olaylar karşısında ne kadar üzülseler de sonuçta kendi başlarına gelen üzücü olaylara daha içten ağlarlar. Herkes kendi acısına ağlar başkasının acısını aynı acıda hissetmez.
Herkes sakız çiğner ama çıtlatamaz. Herkesin bir marifeti bir becerisi bir yeteneği vardır ama ne kadar başarılı olsalar da bazı marifetleri herkes gösteremez.
Herkese yorulduğu yerde han yaptırmazlar. Kişiye yapması için bir görev verilince onu dilediği zaman dilediği yerde dilediği şekilde yapması için fırsat vermezler.
Herkesin aklı bir olsa koyuna çoban bulunmaz. Herkes kendi zekâsına becerisine göre iş yapar eğer herkes aynı zekâda beceride akılda olsaydı diğer işleri yapacak insan bulunmazdı.
Herkesin ettiği yoluna gider. Kişi başkalarına ne yaparsa aynı şeyi kendisi de görür ama iyilik ama kötülük.
Herkesin geçtiği köprüden sen de geç. Herkes bir işe evet demişse sende artık itiraz etme kabul et.
Herkesin hamuru ekmeğine göredir. Herkes yapacağı işe göre kendini hazırlar veya hazırlık yapar.
Herkesin tenceresi kapalı kaynar. Herkesin geçimi kendine göredir. Birinin durumunu diğeri bilemez.
Hesaba katmak: Olabilecek ihtimalleri düşünmek.
Hesabını bilmek: Nasıl harcama yapacağını çok iyi düşünüp ona göre harcamak. Gereksiz yere harcama yapmamak.
Hesabını görmek: Öldürmek, Aralarındaki husumeti bitirmek
Hesap günü: Kıyamet günü
Hesapsız kasap ya bıçak kırar ya masat. İnsan hesabını yapmadan gelirini giderini hesaplamadan ticarete girerse aklına estiği gibi alıp satarsa dağıtırsa harcarsa sonunda batar. Elinde avucunda bir şey kalmaz.
Hır gür ya ölüm getirir ya zulüm. Bir yerde kargaşa varsa kavga ve huzursuzluk varsa orada yaşamak zordur. Bunun da sonu ya zulümdür ya da ölümdür.
Hırlı ol hırsız ol insafı elden bırakma. İnsan ne olursa olsun iyi kötü zengin fakir hiçbir zaman insafı elden bırakmamalı her işin kendine göre bir insafı bir ölçüsü vardır. Bu ölçüyü bırakmamalı.
Hırsız evden olursa mandayı bacadan aşırır. Ev içinde yapılan hırsızlığı önlemek zordur. Hırsız evi bilir hırsızlık için ne yapması gerektiğini hesaplar ve bir yolunu bulup hırsızlığını yapar.
Hırsıza kilit olmaz. Eğer kişi aklına bir şeyi çalmayı koymuşsa onu engellemek zordur. Ne yaparsan yap bir yolunu bulup hırsızlığını yapacaktır.
Hızlı giden yorulur. İnsan kendisine bir görev verilince veya bir iş yapmak isteyince acele etmemeli kapasitesi neyse ona göre hareket etmeli yoksa işi bitiremez yarı yolda kalır.
Hızını alamamak: Çok fazla sinirlenip istek dışı hareket etmek
Hiçe saymak: Önem vermemek, Yok saymak, önemsememek.
Hor bakmak: Önem vermemek, Aşağılamak
Hor kullanmak: Bir şeyi gerektiği gibi değil de onu çok kaba yada lakayt kullanıp ona zarar vermek.
Horona giren terler. İnsan bir işi yapmaya niyetlendiğinde mutlaka bazı zorluklarla karşılaşacağını bilmeli.
Horoz ölür gözü çöplükte kalır. Kişi ulaşmak istediği şeye ulaşmak için ölene dek uğraşır. Varını yoğunu ortaya koyar.
Horozu çok olan yerde sabah geç olur. Bir iş yapılmasına karar verildiğinde her kafadan ayrı bir ses çıkarsa o işin yapılması gecikir.
Hoş görmek: anlayışla karşılamak
Hoşafına gitmek: Hoşlanmak, keyiflenmek
Huylu huyundan vazgeçmez. Kişinin huyu ne ise öyle yaşar. Ne yaparsan yap onu huyundan vazgeçiremezsin. Ancak ölünce huyundan vazgeçer.
Hurdaya çıkmak: İyice eskimek kullanılmaz hale gelmek.
Hükmü geçmek: Zaman olarak kullanım süresini geçirmek, Zaman aşımına uğramak.
Hüküm vermek: Bir şey hakkında karar vermek.
Hüner ehlini takdir etmek, hünerdir. İnsan belki bir işi başaramayabilir veya işi başaracak becerisi olmayabilir, ama onun başaramadığı işi başaranları takdir etmek oda bir başarıdır hünerdir.

Sayfa sayfa atasözleri ve deyimlerle açıklamaları

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Öğretmen şiirleri

HEM 1. Kademe okuma – yazma kursu zümre öğretmenler kurulu

Özel Eğitim Uygulama Okulları (III. Kademe) İş ve Beceri Uygulamaları dersine ait taslak öğretim programları